29 Temmuz 2009 Çarşamba

Biraz Daha Büyüdük

Bugün yine kontrole gittik ( heyooo) !!
Ultrason odasına anneanne ve dayı da girdi :) Anneanne sürekli seni gördükçe neşeli sesleri çıkarıyor ve "Aaaa kolu, Aaaaaaa gözü" gibi yorumlar yapıyordu.
Dayı en çok senin kalp atışlarını gördüğünde etkilendi galiba. Gelince sorarsın dayıya beni ultrasonda görünce ne hissettin diye.
Bu arada bu hafta sağ tarafımda hissettiğim, senin sırtınmış. Başın göbeğimin altında hafif solda, popon göbeğimin civarında ve ayakların göbeğimin üstünde sağ tarafta. Ama o kadar uğraşmamıza rağmen yüzünü bir türlü göremedik bugün :(
En güzel haber ise; 1,580 kg olmuşsun ve gelişimin çok güzel.
Bendeki değişiklikler nasıl?
Benim kilom 74.4 oldu. Ayaklarımdaki şişkinlik indi, geceleri sağdan sola dönmek ve uykuya dalmak gittikçe zorlaşıyor. Eklemlerimde ağrılarım olabiliyor, hormonlarım da tavan yaptı galiba. Çünkü hafif sulu göz olma yolundayım :) Ama en en en güzeli seni ve hareketlerini o kadar net hissediyorum ki, bazen "Ay" diyerek zıplıyorum, bazen de sen kıpırdadıkça bir gülümseme gelip yerleşiyor dudaklarıma.

28 Temmuz 2009 Salı

30 OLDUK HEYOO 30 OLDUK HEY!!



Artık 30. haftamıza girdik, hatta bugün 30+1'iz.


Haftalar artık o kadar çabuk geçiyor.


-Geçen hafta sen 29 haftalıkken anneanne ve dayı geldi. İkisi de göbişimi görünce şok oldu, Nihan teyzenin göbişine alışık oldukları için ve teyze daha zayıf olduğu için sen & ben onlara büyük geldik :)


-Artık gezmek daha zorlaşıyor ayaklarım şişiyor, el parmaklarımdaki eklemler acıyor.Hatta 29. haftamızın sonunda ayak numaram 36 dan 39 numaraya çıktı :) Hep ayaklarım küçük diye şikayet ediyordum ama şimdi de ayağımdaki şişkinlikler inmesini bekliyorum 4 gözle. Galiba ayak ve ellerimin şişkinliğini aldığım kilolardan daha fazla problem haline getirdim :)


- Yarın doktor kontrolümüz var, anneanne seni ilk defa yarın görecek, umarım bu sefer yüzünü gösterirsin bize..



19 Temmuz 2009 Pazar

Ela Bozcaada'da

Çarşamba akşamı doktor ziyaretinden sonra daddy ile başladık valizimizi toplamaya.. "Tatile gidiyoz heyooo" şarkısı bende "Giyecek birşeyim yok böööhüüü" şarkısına dönüştü...


Perşembe sabahı 6 gibi yola çıktığımızda yeniden geleneksel " Tatile gidiyoruz heyoo, tatile gidiyoz hey" şarkısını şöylemeye başlamıştım.



-Beyaz kumlu serin sular

- Asmaların altında, yol arasındaki resturantta Yunan müzikleri eşliğinde Mercan balığı

-Pekmez & dondurmalı krep

-Sokak tezgahları-Güneşin batımını seyretmek-

-Bağ evleri-Daddy'nin şarkı söylemesi-Rüzgar güllerini sesi

-Aral Kasaba'nı dekarasyonu

-Daddy ile her çocuk gördüğümüzde birbirimize gösterişimiz

-Senin kime benziyeceğini merak edişimiz

-Benim artık ayaklarımın şişliği ve daddy'e yavaş yürüse de yetişememem

-Gezdiğimiz tüm hediyelik mağazalarında sana birşeyler aramak

tatilimizin en güzel anları idi.












Week 28- Anne kız kilo alıyor :)









Bu hafta başı "Mummy, ben gerçekten burdayım" dedin. Pazartesi hafiften sol tarafta bir ağrı hissettim ama dinlenince geçti ve bende çok önemsemedim. Salı günü babaannelere giderken birden sanki tüm vucudunla sol tarafıma kaydın.Öyle bir ağırlık, bir ağrı vardı ki nerdeyse adım atmak imkansızdı. Babaannenin evine çıkarken Gökçe ve Selina "Betüş yenge geliyor musun?" diye seslendi, bende "geliyorum ama Ela birazcık canımı acıtıyoo" dedim.

Gökçe & Selina o kadar şekerdilerki, geldiler koluma girdiler, elimi tuttular.

Sen gelince sana çok güzel ablalık yapacaklar bence.


-Hatta bugün Gökçe "Ela doğarken, ben okulda olursam ve sınavım yoksa beni gelip okuldan alırsınız değil mi" diye sordu :))


Ağrılar devam edince dede ile doktora gittik, nts'ye bağladılar ve sorun olmadığını söylediler.

Doktor içimize sinmediği için ertesi gün kendi dr. gittik.

Herşey çok güzel ve sorunsuz olduğunu söyeldi doktor.

Sen 1191gr ben ise 73.5 kg olmuşum :))


4 boyutlu resmini göremedik çünkü yine ayaklarınla akrobatik hareketler yapıp yüzünü kapattın.

Bu doktor ziyaretinin en güzel yanı artık son aylara girdiğimiz için seni 2 hafta sonra yine göreceği ve daddy ile Bozcaada'ya gitmek için izin var..








13 Temmuz 2009 Pazartesi

Eylül Anneleri buluşması

Bitanem, işte Eylül teyzelerin ve bebişleri.. Umarım sizlerde dünyaya geldiğinizde Eylül 2oo9 bebekleri olarak birbirinizi bulur bizim paylaştığımız güzellikleri paylaşır ve en az bizim kadar çabuk kaynaşırsınız.

Tüm Eylül anneleri iyi ki varsınız. Kızım ve ben sizleri tanıdığımız için çok mutluyuz..


Vee işte kıpır kıpır Eylül anneleri......




6 Temmuz 2009 Pazartesi

27th WEEK

Yine bir Pazartesi ve yine bir hafta daha büyüdük. Eskiden Pazartesi günlerini sevmezdim, şimdi ise senin sayende Pazartesi günleri benim için beklenen gün oldu.
Bu hafta yaşadığımız en büyük sıkıntı, geceleri uykuya dalmak. Normalde sol tarafıma yatmadan uyuyamayan ben, şimdi sol tarafa yatmam gerekirken sağ tarafıma yatmadan uyuyamıyorum. Hatta 1-2 gece orta kata inip "hiç de rahat değil" dediğim deri koltukta uyudum. Bir yandan gece uykuya dalamamak, daldıktan sonra ise gece boyunca bir sağ bir sola dönmek, (galiba)yatmaktan bacaklarımın ağrıması ve bir de su ihtiyacı için kalkmak gerçekten zorlayıcı. Ama ilginç olan; bu kadar az ve rahatsız uyumama rağmen, sabah 8 oldu mu cin gibi uyanıyorum. Galiba bu az uykulu geceler sayesinde sen geldiğin zaman daha kolay olacak, ne de olsa 2-3 ay öncesinden alıştırmalara başlamış oldum. Bir çok kitapçıda sana okumak için içinde İngilizce hikayeler olan kitaplar arayıp durdum. Sonra bir gün kitapçıda tesadüfen görevliye sordum "var mı böyle bir kitap?" diye. "Bizde bulunmaz ama..." dedi ve beni İngilizce kitapların olduğu bölüme götürdü. Bir baktık orada “Stories for little boys” adlı bir kitap var ama kızlar için olanı yokmuş. Bayağı bir araştırdıktan sonra internette bulduk ve daddy bir gün “Stories for little girls” kitabını aldı geldi.
Birkaç gün sonra Sevil'lere gittiğimdizde (your future mother in law :) ve handsome Deniz’in sana göndermiş olduğu kitapları aldık.
Deniz & Esin... Ela and I thank you very much! We loved both books very much.
Biz bu arada ilk defa denize girdik ve galiba sen çok sevdin. Maalesef havuza girmek yasak olduğu için bir dahaki sefere kadar test etme şansım yok. Çok ilginç olan bir şey ise, her duşa girdiğimizde ve senin üzerine su geldiğinde, sanki daha çok hissedebilmek için göbeğimin üst tarafına toplanıyor, o bölgeyi sivrileştiriyorsun. Dün daddy ile bahçeye kurulup keyif yapalım dedik, şemsiyemizi açtık, battaniyeleri serdik, gazetelerimizi aldık, tam keyif yapacaktık ki yağmur atıştırmaya başladı. Biraz sonrasında ise deli gibi yağmaya başladı.
Çok çok güzeldi, daddy ile yağmurun altında çimlerde dolaştık. Sonra yağmur hızlanınca göbişi açtım ve sen ilk kez yağmurun altında ıslandın…